13 Tem 2015

Maske


Maske. Allahın cezası bir maske takıyorum hergün. Benim ben olduğumu kaç kişi biliyor ki. Peki ben biliyor muyum ki. Bazen bambaşka biri çıkıyor karşıma. Tamamen yabancı. Verdiği tepkilere ben bile inanamıyorum. Bazı düşüncelerine ben bile katlanamıyorum. Onlara ben bile güvenemiyorum bazen. Evde çıt yok. Bana yalnızlığı layık gördüğünüz gecelerde evde çıt çıkmıyor. Sadece ben ve düşüncelerim. Hepinize meydan okuyabilirim. Ama gündüz açan gece kapanan çiçekler gibiyim. Size meydan okurum sonra pişman olurum. Vicdan azabıyla uykularım kaçar. Uyumaya zorlarım bir yerden sonra kendimi çünkü bir yerden sonra ışık açılmaz. Bir yerden sonra karanlık hakim olmak zorunda. İnsan zihnine bile. Karanlık hakim olduğunda da iyi şeyler düşünülmez. Uyumak zorundayım bu yüzden. Eğer uyumazsam nefret edeceğim senden, senin gibilerden, sizden. Sayı sayarım düşüncelerimi durdurabilmek için. Olur öyle zamanlar. İçimden sayı sayarım uyumak için. İçimden sizi severim. İçimden sizden nefret ederim. İçimden size kızarım. Belki de benimdir gezegendeki tüm kötülüklerin sorumlusu. Belki de benim konuşmam gerektiği yerde susmamdan kaynaklanıyordur tüm kötülükler. Belki de daha açık olsam size karşı gezegen daha iyi bir  yer olur. Belki de temiz bir sayfa açarız. Savaşlar biter. Çocuklar ölmez. Kimse nefret etmez belki karşısında duran düşüncelerden. Kimse suçlu ya da suçsuz olmaz. Ben durun desem durur mu sence tüm kötülükler. Ben ne onların hayatını ne de senin hayatını düzeltebilirdim. Kendi hayatımda bile o kadar söz sahibi değilken hem de.
Suçlu yok işte.
Kurtarıcı da yok.
Yaşıyoruz sadece.